Mehmet Ali Doğan
1970- Elazığ
1995 yılında Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim bölümünden mezun olmuştur.
Uzun yıllar resim yapmanın yanı sıra sanatsal eğitim vermeyi kendine görev kabul ederek bugüne kadar binlerce öğrenci ile bilgisini paylaşmış, yaşamlarına katkı sağlamıştır.
Anadolu Uygarlıkları Çeşitlemeler serisinin ardından, doğaya ve çevreye duyarlılığı nedeni ile ”sınırlamış alanlar” konseptinde resimler yapmıştır. İnsanoğlunun, oksijen kaynağı olan ağaçları gün be gün tüketmesine ve katletmesine tepki vermek amacıyla ağaçları organik bir form olarak tercih etmiş, metafora dönüştürmüştür. Renkçi anlayışı ile yok oluşu, resimlerinde görsel bir şölen halinde sunmayı bilmiştir.
Sanatçı, 11.03.2011 tarihinde Galeri Soyutta açacağı 17.kişisel sergisinde, tekrar “sınırlamış alanlar” konseptiyle doğanın yok edilişini ve yaşadığımız kutucukları -evlerimizi, çirkin mimarı yapılanmanın yer aldığı mahallerimizi, sokaklarımızı, metropol yaşantımızın getirdiği tüketime dayalı birbirini tekrarlayan düzensiz yaşam alanlarımızı- yine kendi renkçi ve plastik anlayışı ile sunuyor.
Bildiğimiz kentleri oluşturan mimarı dokunun dışında tuval yüzeyindeki geometrik bölünmeler yani sınırlanmış alanlar, doğanın saf minimal öz haline bir göndermedir. Kendi aralarında oluşturdukları renksel optik hareketlilikler ve geometri içindeki dalgalanma etkileri; gerçekte doğada var olan yüzey dokusudur. “Kum yüzeyinde, rüzgarın ya da suyun etkisi ile oluşan dalgalanmalar gibi.”
Bilindik formlar dışında kurgulanmış inorganik biçimler, yaşam alanlarımızın dışında hayatın korunaklı alanlarına bir gönderme niteliğindedir. İçinde barındırdığı, doğal ritmik hareketlilikleri ile doğaya ait deformasyona uğramış gizemli biçimler barındırmaktadır. Maalesef, kendi doğal yaşam alanlarımızda oluşturulan bu dokunun dışında doğal denge bozulduğu için, insan psikolojisinde mutlu olmak, haz almak, sevmek veya dokunamamak gibi temel duyguların karmaşasına sebep olmaktadır. Bu nedenlerden ötürüdür ki sanatçı, yaşam alanlarının, kirli kasvetli duygusunu koyu renklere hapsederek, yoğunluklu olarak siyah rengin içinde, yaşam alanlarımızın biçimlerini kullanarak kendinden metafor oluşmasını amaç edinmiştir.
1970 yılında Elazığ’da doğdu.İlk Okul, Orta Okul ve Endüstri Meslek Lisesi Torna Tesviye bölümünü Karadeniz Ereğli’ de okudu. İlk kişisel sergisini 19 yaşında Ereğli Halkevi’nde açtı. Sergideki resimleri daha çok ilgisini çeken ünlü ressamların röprodüksiyon çalışmaları ve doğadan esinlenerek yaptığı suluboya resimlerden oluşturmuştur. 1991 yılında Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümünü kazandı. 1995 yılında atölye birincisi olarak Prof. M. Zahit Büyükişleyen atölyesinden mezun oldu. Prof. Hasan Pekmezci özgün baskı atölyesinden öğrenimi süresince baskı teknikleri üzerine eğitim aldı. Bu güne kadar yurt içi ve yurt dışında 27 kişisel sergi açtı. Birçok karma etkinlik, yarışmalı sergiler, Sanat fuarı, yarışmalarda jüri üyeliği ve çalıştaylara katıldı. Ulusal yarışmalarda beş ödül alan Sanatçı, Özgün Baskı teknikleri ve duvar resimleri uygulamasına ayrıca önem vermektedir.